HABERLER

ORGANİK KOZMETİKLER



Nüfus artışını izleyen ticari hırs ve kontrolsüzlük, besin zincirindeki proseslerin bozulmasıyla sonuçlandı.
 
GDO lu mısır ve buğday tohumları, enzimli süttozundan yapılmış yalancı yoğurtlar, organik olmayan buğdaydan yapılmış böcek ilacı kalıntılı ekmekler, bol hormonlu kısır tohumlu domatesler derken hayatımız kontrolümüz dışında bünyemizi uzun vadede tehlikeye sokan zararlı sentetik ve toksik maddelerle çevrelendi.
 
Organik pazarlardan alışveriş yapmak, süpermarketlerde bulunmayan ve eczanelerde satılan organik bakım ürünleri kullanmak bedenimizdeki bu yükü büyük ölçüde azaltırken ileri yaşlarda karşılaşabileceğimiz çaresiz hastalıkları önler.
 
Ucuz ve hoş kokulu diye aldığımız kozmetiklere çok dikkatle yaklaşmalıyız. Uzun vadede vücutta birikime yol açarak sonunda bizleri ve çocuklarımızı tedavisi güç hatta astım veya kanser türünden çaresi olmayan hastalıklara sürüklerler.
 
Etiket okumayı ve organik bakım ürünlerine öncelik vermeyi alışkanlık haline getirmemiz bu sentetik çağda çok önemli.
 
Örneğin kişisel bakım ürünlerinden sıvı sabun, diş macunu ve akne temizleyicilerde triclosan, bakım kremlerinde, bebek yağlarında ve losyonlarında, güneş koruyucularda, dudak parlatıcılarında, bronzlaşma yağlarında paraben, lanolin, vazelin ve parafin türünden zararlı maddeler bulunmadığını bu konularda biraz web araştırması yaparak ve ürün etiketlerini okuyarak kontrol edebiliriz.
 
Dikkat etmeniz gereken önemli bir nokta; içindekiler listesinde o üründe en çok oranda kullanılan malzeme en başa, en az miktarda kullanılan malzeme en sona yazılır.

Organik bakım ürünlerinde bitkisel ve organik kökenli malzemenin başlarda veya ortalarda, kimyasal kökenli malzemenin sonlarda yazmasının nedeni budur. Market ürünlerinde durum bunun tam tersidir.

« Geri